Anasayfa Yonetim Kurulu Üye Örgütler Hakkımızda İletişim
   

Haberler
Haklarımız
Duyurular
Basında Töfed
Çalışmalar
ANKET (06.02.2009 )
Kredi kartlarının faizleri şu an sizce yüksek mi?
Normal
Yüksek
İdare eder
İlgilenmiyorum

Haberler

Hak Arama Sürecinde Yaşanan Sorunlar. TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜ UYGULAMALARI RAPORU-3

GİRİŞ
Dünyada ve ülkemizde tüketim faaliyetlerinin, üretim ilişkilerinin bir sonucu olması ile genel ekonomik faaliyet sonuçlarının üretim/tüketim ilişkisini belirlemesi açısından oldukça önemlidir.
Bu nedenle de genel ekonomik faaliyetlerin sonuçlarına bakmadan, üretim tüketim ilişki sürecini ve yaşanan tüketici sorunlarını değerlendirmenin yeterli olmayacağı da açıktır.
2011 yılında da tüketici yurttaşların mağduriyetine yol açan sorunları irdelediğimizde başta bankacılık, telekomünikasyon sektörlerinin uygulamaları ile gıdalarda kullanılan katkı maddelerinin ve GDO lu ürün ve yemlerden kaynaklı yaşanan sorunların yoğun biçimde ön plana çıktığını görebiliyoruz.
Geçmiş yıllarda olduğu gibi, 2011 yılında da ülkemizde hak ihlallerinin boyut kazanarak devam etmesi hak arama mücadelesinde daha etkili ve yoğun emek harcamayı zorunlu ve gerekli kılmaktadır.
Üyesi olan tüketici örgütlerinin uzun soluklu mücadele deneyimleri ışığında çalışmalar yürüten Tüketici Örgütleri Federasyonunun (TÖF) hak arama mücadelesinin öncü gücü olarak. Ülkemizde tüketici haklarının geliştirilmesinde, Yasaya ve hukuka karşı uygulamaların ortadan kaldırılmasında, Tüketici yurttaşların mağduriyetlerinin önlenmesinde, Tüketici bilincinin gelişmesinde, Toplumsal hak arama kültürünün oluşumu ve gelişiminde üstlendiği görev ve sorumluluklarının bilincindedir.
Tüketicinin temel ihtiyaçlarına bir yıldan daha az bir zamanda, başta benzin ve diğer akaryakıt ürünleri olmak üzere yüksek oranlarda ve sık sık ZAM yapan kamu kuruluşları ile adil vergi toplamak yerine, dolaylı vergiler ve tüketim maddelerine yapılan yüksek oranlı zamlarla yükü tüketici yurttaşa yükleyen kamu otoritesinin uygulamalarıyla, Telekomünikasyon. Bankacılık, Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO), Gıda, Sigortacılık, Turizm ve diğer sektörlerde yaşanan, ayıplı mal ve hizmetler, haksız sözleşme şartları, satış sonrası hizmetlere ilişkin haksız, yasa hukuk tanımaz uygulamalar yoğun bir biçimde devam etmektedir.
2011 yılında yaşanan yasaya ve hukuka aykırı haksız uygulamalara baktığımızda;
*Sözleşmenin bir nüshasını tüketiciye verilmemesi,
*Tüketici yurttaşın vicdanında mahkum edilmiş sabit ücreti alınmaya devam edilmesi ve sabit ücrete sorgusuz sualsiz yüzde 250 oranında zam yapılması,
*Uygulanan kampanyaların tek yanlı olarak bilgi bile vermeden değiştirilmesi,
*Üç günde bir yeni kampanya üreterek tüketici yurttaşa dayatılması,
*Limit ve kota aşımı kılıfıyla yüksek fatura gönderilmesi,
*Yargı ve Rekabet Kurulu kararını yok sayarak yalın ADSL ye geçilmemesi,
*Kayıt dışı telefonların ithal edilmesi, satılması, kullanımdaki telefonların klonlanması,
*Etiket, fiyat listesi ve tarifelerin yaygın olarak bulundurulmaması,
* Sokağı aydınlatmak için kurulmuş kamu malı olan elektrik direklerine BAZ istasyonu kurulmasına izin verilmesi,
* Yasaya ve hukuka aykırı uygulamalara karşı kamu otoritesinin görevini yapmaması
*Faturalara yansıtılan dolaylı vergilerin tüketici yurttaşların yaşamına olumsuz etkilerinin yaygın bir biçimde yaşandığını görebiliyoruz.
Tüm bu haksız, yasa hukuk tanımaz uygulamalara, mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin sağlık ve güvenliğine, bilgi edinmesine, sağlıklı bir çevrede yaşamasına ve ekonomik çıkarlarının korunmasına yönelik olumsuzluk yaratan girişimlere karşı önümüzdeki süreçte de tüketicinin hak hukuk mücadelesini daha güçlü, daha örgütlü bir biçimde vermesi gerekliliği vardır.
Ticari işletme yetkilileri ve çalışanlarının satıcı ve hizmet veren olduğu gibi, tüketici olduklarını da unutmadan sorumluluklarını öncelikli olarak yerine getirmeleri gerekliliği vardır.
Bu nedenle başta tüketicinin korunması hakkındaki kanun olmak üzere, ilintili kanunları bilmeleri ve uygulamaları için meslek içi eğitimler gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
Mal ve hizmet piyasalarının duruşu, Kanun gereği ortak sorumluluklarından hareketle, tüketici memnuniyetini ilke edinerek ve sorumlu davranarak çözüme yönelmeleri öncelikli olmalıdır.
Genel olarak kanunun işleyişinde ve tüketicilerin yaşadıkları uyuşmazlıklardan kaynaklı sorunlarda gelinen noktaya baktığımızda geçen 16 yıllık süreçte gelişmelerin olması gereken noktada olmadığı açıktır. Sanayi ve ticaret kesiminin çalışmalarına ilişkin gerekli düzenlemeleri yapma, faaliyetlerinin sürdürülmesine ilişkin önlemleri alma, gerekli kolaylıkları sağlama görevleri olan Sanayi ve Ticaret Bakanlığının Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında, kanunun uygulanmasında tüketiciyi korumakla yetkili kılınması başlangıçtan günümüze adil, gerçekçi ve objektif bir yaklaşım bir uygulama olmadığı gerçeği bugün ortaya çıkmıştır. Özellikle de tüketici ile ilgili bakanlığın bölünmesi tüketici haklarının gelişim sürecini olumsuz etkilemiş bu nedenle de mal ve hizmet piyasalarının haksız ve hukuksuz uygulamaları hissedilir ölçekte artmıştır.
Bu nedenle de tam bir yıl önce gündeme getirdiğimiz ve gerçekleşinceye kadar da getirmeye devam edeceğimiz Almanya Federal Tüketici Bakanlığı örneğinde olduğu gibi, ülkemizde de tüketicinin korunması konusuna objektif bir bakış açısıyla yaklaşılarak, konunun özü gereği ülke gerçekleri ile tüketici ihtiyaçlarını öncelikli olarak tespit edecek, tüketicinin haklarına ilişkin düzenlemeleri gerçek anlamda somut bir biçimde yapacak ve yürütecek bir idari yapının kurulması ve bu idari yapının da nihai olarak TÜKETİCİ BAKANLIĞI kurulması gerekliliği vardır.
Bu sürecin sağlıklı işleyebilmesi için de konuyla ilgili yeniden yapılandırma süreci yaşama geçirilmeli ve zaman geçirilmeden gerekli yasal düzenlemeler yapılarak T.C Başbakanına bağlı “TÜKETİCİ MÜSTEŞARLIĞI” öncelikli kurulmalıdır.

TÖF olarak, 2011 yılında Telekomünikasyon sektörü uygulamaları, yaşanan haksızlık, hukuksuzluk ve hak ihlalleri ilgili hazırladığımız 2011 yılı raporumuz ektedir. Fuat Engin

Telekomünikasyon Sektörünün sorumlulukları, Tüketicinin Hakları;
Telekomünikasyon İşletmecilerinin, elektronik haberleşme hizmetlerine erişim ve bu hizmetlerin kullanımına ilişkin asgari bilgileri talep olmaksızın tüm tüketicilere sunmak ve bu bilgilere kolayca ulaşılabilmesini sağlamakla yükümlüdür. Sunulacak hizmete ilişkin olarak; hizmetin tanımı ve kapsamı, hizmete erişim ve hizmetin kullanımı konusunda genel hüküm ve şartlar, hizmet için uygulanacak tarifeler ve varsa abonelik paketleri, tarifelerin içerdiği vergi türleri ile bu vergilerin tarifeler hesaplanırken tarifelere yansıtılma oranı, doğru tüketici algısının oluşması amacıyla tarifelerin yalnızca tüm vergiler dâhil değeri, işletmeciler tarafından varsa abonelere tazminat verme ve geri ödeme yapma şartları, varsa sunulan bakım/onarım hizmetlerinin çeşitleri, asgari sözleşme süresini de içerecek şekilde standart sözleşme şartları, Tüketici şikâyetlerine yönelik çözüm mekanizmaları.
Özel içerikli hizmetleri sunan işletmeciler, hizmetin ücretine ilişkin olarak tüketiciyi doğru bilgilendirmekle yükümlüdür. İşletmeci tarafından sunulan özel içerikli hizmete ilişkin yapılan bilgilendirme ücretsizdir.
-İşletmeciler, kampanya şartları, süresi, hedef kitlesi ve benzeri hususlar hakkında tüketicileri, basın, yayın organları ve/veya internet siteleri üzerinden gerçekleştirecekleri yayın, reklâm ve/veya benzeri yöntemler ile açık ve anlaşılabilir bir şekilde ve ayrıntılı olarak bilgilendirmekle yükümlüdür.
-Başlangıç ve bitiş süreleri başta olmak üzere kampanya şartları hakkındaki ayrıntılı bilgiler, kampanya süresince işletmecilerin internet sitelerinde tüketicilerin kolaylıkla erişebilecekleri şekilde yayımlanır.
-İşletmeciler, kampanyalar dâhilinde taahhüt ettikleri tüm edimleri zamanında, tam ve gereği gibi yerine getirmekle yükümlüdür.
-Kampanya şartlarında değişiklik yapılması halinde, tüketicilerin kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, bu değişiklikler uygulanmaya başlanmadan önce tüketiciler bilgilendirilir.

Elektronik haberleşme hizmetlerinden yararlanan tüketicilerin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu dayanak yapılarak hazırlanan “Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliği” ile belirlenen Haklarına baktığımızda;
*Benzer konumdaki tüketicilerin hizmetlere eşit şartlarda erişebilme ve ayrım gözetmeyen adil ücretlerle hizmetlerden yararlanma hakkı,
*Tüketicilerin elektronik haberleşme hizmeti sunan işletmecilerle abonelik sözleşmesi yapabilme hakkı,
*Abonelerin kişisel verilerinin kamuya açık rehberlerde yer alıp almamasını talep etme hakkı,
*Rehber hizmetinden ücretli ve/veya ücretsiz yararlanma ve ayrım gözetilmeksizin kaydolma hakkı,
*Acil arama hizmetleri hakkında bilgilendirilme ve bu hizmetlere ücretsiz erişebilme hakkı,
*Abonelerin ayrıntılı fatura talep edebilme hakkı,
*İşletmecinin sunacağı elektronik haberleşme hizmetinin kapsamı hakkında bilgi alabilme hakkı,
*Abonelere sunulan hizmet için uygulanacak tarifeler konusunda açık, detaylı ve güncel bilgilere erişebilme hakkı ile tarifelerdeki değişiklikler yürürlüğe girmeden önce bilgilendirilme hakkı,
*Abonelerin özel içerikli hizmetler de dâhil olmak üzere kısa mesaj, çağrı merkezi, internet ve benzeri yöntemlerle katıldıkları kampanya, tarife kapsamındaki tüm hizmetlerden başvurduğu yöntem ya da basit bir yöntem ile vazgeçme hakkı,
*Arızaların giderilmesinde, sağlık, yangın, afet, güvenlik ve benzeri acil durum ve güvenlikle ilgili kurum ve kuruluşlar dışında, benzer konumdaki tüketiciler arasında ayrım gözetmeme temelinde bir uygulamayı talep etme hakkı,
*Uluslararası standartlar ile Kurumun belirleyeceği standartlara uygun kalitede hizmetten yararlanma hakkı,
Görme engellilerin abonelik sözleşmelerini ve faturalarını kendilerinin faydalanabilecekleri şekilde talep etme hakkı,
*Abonelerin istenmeyen mesaj ve iletileri almayı reddetme hakkı,
Abonelerin faturalarına üst sınır getirebilme gibi hakları İşletmecilerin kampanyalar dâhilinde taahhüt ettikleri tüm edimleri zamanında, tam ve gereği gibi yerine getirmekle yükümlü olması, yasa ve yönetmeliklerle sağlanmış olmasına karşın, bu hakların bir çoğunun ihlal ve istismarlar nedeniyle, uygulamada sorunlar bitmek bilmiyor.

TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜNDE YAŞANAN SORUNLAR!..
Hızla gelişen telekomünikasyon sektörünün hizmetlerinden yararlanan tüketici yurttaşların sayısı nüfusun önemli bir kesimine ulaşmış olup, bu sektörün yasa ve yönetmeliklere aykırı uygulamaları yanında, tüketiciden alınan dolaylı vergilerin çeşitliliği ve Dünyada en yüksek oranda vergi uygulanmasına devam edilmesi ile süreç içerisinde birçok haksız uygulamanın boyut kazanmasına neden olmakta ve tüketici yurttaşları mağdur etmektedir.
Vergi yükü mağduriyete yol açıyor.
Telekomünikasyon sektöründe, sabit ve mobil operatörler üzerinden farklı vergiler uygulanmaktadır.
Telefon Hizmetinden Alınan Dolaylı Vergileri, Özel İletişim Vergisi (ÖİV), Katma Değer Vergisi (KDV), Vergi Benzeri Diğer Yükümlülüklerden Hazine payı Hazine payı ve Kurum masraflarına katkı payı, Telsiz ruhsatname ücreti, Telsiz kullanım ücreti gibi direk ya da dolaylı vergiler alınmaktadır.
Ülkemiz, yüzde 56,3 oranında uygulanan dolaylı vergiler ile dünyanın en yüksek vergi ödenen birkaç ülkesinden biridir. Birçok gelişmiş veya gelişmekte olan ülkede vergilendirme oranı, ortalama yüzde 17 seviyesinde uygulanmaktadır.
Alınan yüksek vergiler özellikle düşük gelir düzeyine sahip tüketici yurttaşlar üzerinde büyük bir baskı oluşturarak, hem karşılığı olmayan haksız kazanca neden olmakta, hem de sektörde birçok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Yaşanan sorunlar artarak devam ediyor.
Ev/işyeri telefonlarına uygulanan yüksek orandaki sabit ücretlerin alınmasına devam edilmektedir. Sabit telefonlardan alınan sabit ücret tutarı 14-15 TL olup, GSM şirketlerinin de keyfi uygulamaları sonucu sabit ücreti 2011 yılı içerisinde de 2,50-3,00 TL den, 9,90 TL na çıkarmışlar ve hakem heyeti kararlarına karşın almaya devam etmektedirler.
Konuyla ilgili itirazlar firmalar nezdinde yanıtsız kalmakta, başvuru durumunda Bilgi Teknolojileri iletişim kurumundan “Başvurunuz İncelenmiştir. Şikayetinizle ilgili olarak Abonelik Sözleşmesi imzalayarak hizmet aldığınız işletmecinize müracaat etmeniz gerekmektedir.” ya da “şikayet konunuzla ilgili Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurabilirsiniz” yanıtı verilerek kurumun denetim mekanizmaları işletilmemektedir.
Yapılan kampanyalarda yeterli ve açık bilgilendirmeler yapılmaması, Kampanyalarla verilen taahhütlerin yerine getirilmemesi, Sözleşme yapılmaması/verilmemesi nedeniyle kampanya koşullarının tek yanlı olarak sık sık değiştirilmesi, Bir kampanyanın süresi dolmadan uygulamadan kaldırılması nedeniyle tüketici yurttaşın haksız uygulamalara karşısında mağduriyeti ortaya çıktığı gibi yaptığı tüm itirazları da çoğu zaman sonuçsuz kalmaktadır.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından da değişik kampanyalarla ilgili tüketicilerin mağduriyetlere neden olunan sorunlarının giderilmesine ilişkin kararları olmasına karşın, mağduriyetlerin yaşanmasına yaygın olarak devam edilmektedir.

*Kampanyalara ilişkin Kota aşımlarında tüketicilerin uyarılmaması sonucu çok yüksek tutarlarda faturalar gelmesi sorun yaratmaktadır.
* GSM operatörleri üzerinden yapılan, mobil oyuncu, melodi servisi, haber servisi gibi içerik servisleri ile benzer hizmet uygulamaları haksız,/tüketiciyi mağdur eden sonuçları 2011 yılında göreceli olarak azalmasına karşın, bu konularda yaşanan yaygın sorunlar tüketicilerin çok yüksek bedeller ödemesine neden olmaktadır. GSM şirketi, tüketiciyi mağdur eden içerik servislerinin kendileriyle herhangi bir ilgileri olmadığını belirterek ayıplarını ve ortak sorumluluklarını göz ardı etmektedirler. Ayrıca iptal talepleri yerine getirilmediği gibi, çoğu zamanda muhatap bulunamamaktadır.
*Diğer vergiler, Harçlar, Fonlar adı altında “telsiz kullanım aylık taksit” bedeli tahakkuk ettirilmekte olup, ayrıntısı açıklanmamaktadır.
* Telekomünikasyon şirketlerine başvurularda yetkililerin/görevlilerin ilgisizliği, itirazlara makul süre içerisinde yanıt verilmemesi yaşanan sorunların büyümesine ve mağduriyetlere yol açmaktadır.
Yine operatör aramalarında sürekli yönlendirmeler/bekletmeler dakikalarca sürmesi tüketici yurttaşlar açısından zaman ve para kaybına neden olmaktadır.
*Abone merkezleri ile bayilerden HAT satın alan tüketicilerin abone kayıtlarının zamanında yapılmaması nedeniyle sorunlar yaşanmaktadır.
*Sözleşmelerin ekinde tüketiciye imzalatılan taahhütname ile belgelerin bir nüshası tüketicilere verilmemektedir.
*Numara taşıma işlemlerinde tüketici çoğu zaman yanıltılmaktadır. Özellikle de reklamlarda tüketici yeterince bilgilendirilmemektedir.
*İletişimde yetersiz altyapı nedeniyle yaşanan yavaşlamalar ve kesintilerin yaygın olmasından kaynaklı birçok sorun ortaya çıkmaktadır. (Özellikle GSM ve 3G sisteminde)
* Başıboş, mantar misali binaların üzerine, elektrik direklerine, okullara, camilere, kamu kurumlarına yoğun konut alanlarına ya da çevrelerine konuşlandırılan BAZ istasyonlarının yarattığı elektromanyetik alanlar olumsuz etkileri nedeniyle tüketici yurttaşların sağlık ve güvenliğini tehdit etmektedir.
İnternet kullanımında yaşanan sorunlar
Şirketlerin verdiği internet hizmetini telefon aboneliğine bağlı olarak yapmaları tüketici yurttaşlar açısından bir başka mağduriyet yaratan uygulama olmuş, şirketler için de bir haksız kazanç kapısı oluşturmaya devam etmektedir..
Rekabet Kurulunun 19.02.2009 tarih, 09-07/127-38 sayılı kararıyla, ADSL bağlantısı için sabit telefon hattı olmasının zorunlu tutulmasının 4054 sayılı Kanun’a aykırı olduğuna karar vererek Telekom’a bu haksız durumu düzeltmesi için 3 ay süre vermesine karşın geçen süre içinde uygulamaya geçilmemiştir.
Bu haksız durum aynı zamanda Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 1. ve 5. Maddelerine aykırılık oluşturmaktadır. BTK nun dostlar alışverişte görsün uyarılarına, firmanın bugün-yarın uygulamayı başlatıyoruz diyerek yaptığı birçok açıklamalarına karşın haksız uygulama hala devam etmektedir.
Tüketici yurttaşlar, yapılan tüm ADSL sözleşmeleriyle sunulan hizmetin kapsamıyla ilgili de birçok sorun
yaşamaktadırlar. Tüketici yurttaşlar kullandıkları internetin hızıyla ilgili birçok sorun yaşadıkları gibi, “limit aştın gerekçesiyle çok yüksek faturalar ödeyerek, dünyanın en pahalı internet hizmetini kullanmaktadırlar.

ADSL hizmetini bir başka operatörden almak isteyen tüketicilere önceki operatör tarafından ceza faturaları gönderilerek tüketiciler mağdur edilmektedirler.
Mobil internet kullanımında yaşanan hız yavaşlaması ve kota aşımı ile ilgili yaşanan sorunlarla ilgili çok sayıda tüketici TÖF üyesi derneklere başvuruda bulunmaktadır. Şikâyetler genel olarak 3G teknolojisi ile mobil hizmet vermekte olan GSM şirketleri üzerinde yoğunlaşmaktadır.
Mobil internet kullanmak isteyen tüketicilerin yaşadıkları kapsama alanı sorunları ile vaat edilen hızda internet kullanamamaktadır. Bu durum şirketlerin yeterli altyapıya sahip olmalarına karşın tüketici mağduriyetlerine sebebiyet vermelerinin ana nedeninin hizmeti kullanan tüketicinin daha pahalı olan tarifeye ya da kampanyaya geçmesinin sağlanmasıdır.
Yine mobil internet kullanımında kotaların düşük tutulması tüketicilerin kısa sürede belirlenen kotaları aşmasına neden olmaktadır. Söz konusu firmalar tarafından kota aşımında herhangi bir ikaz sistemi bulunmadığı için binlerce tüketici fahiş faturalar ile karşı karşıya kalabilmektedir. Bu durum tüketicilerin ekonomik olarak mağduriyetlerine neden olmaktadır. GSM firmaları her türlü kota aşımında yasa ve yönetmelik gereği tüketicileri önceden bilgilendirmek ve risklere karşı uyarmak zorunda olmalarına karşın, bu sorumluluklarını yeterine yerine getirmemektedirler.
Mobil internet hizmeti veren şirketlerin kapsama alanlarının genişlediğine dair reklam ve tanıtımlarına rağmen uygulama da kapsama alanlarına ilişkin yoğun sorunlar yaşandığı bilinmektedir. GSM firmalarının, kapsama alanı yeterli olmayan bölgelere mobil internet hizmeti sunması gerekliliği vardır. Aksi halde tüketicilerden vermediği bir hizmetin bedelinin talep edilmesi haksız kazanca neden olacaktır. Bölgesel değişikliklerde tüketici önceden uyarılması gerekmektedir. Yine Mobil internet hizmeti sunan şirketlerin kota aşımı nedeniyle de yaşanan mağduriyetlerin önüne geçmek amacıyla tüketicileri önceden uyaracakları bir sistem uygulamaları gerekmektedir. Aksi halde tüketiciler fahiş faturalar ödeyerek mağdur olmaya devam edeceklerdir.
Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanuna göre de, vaat edilen bir hizmetin yerine getirilememesi ayıplı bir hizmet sayılacaktır.
Baz istasyonları yaşamı tehdit etmeye devam ediyor.
Nobel ödüllü Amerikalı Onkolog Devra Davis cep telefonlarıyla ilgili, 6 yıl öncesine kadar güvenli zannederdim. Ama öyle deney sonuçlarını gördüm ve baskıya şahit oldum ki, artık sağlığa alarm derecesinde zararlı olduğunu düşünüyorum… ifadesini kullandığı kitabında cep telefonlarının sağlığa etkilerine yönelik, “küresel bir alarm durumu” ilan edilmesi gerekirken, cep telefonu endüstrisinin büyük çabaları sonucunda bu cihazların zararlarını göstermeye çalışan saygın bilim adamlarının karalanmaya çalışıldığını da belirtti.
Sigaranın zararlarının tartışıldığı 1970’lerde sigara konusunda çok önemli araştırmalara imza atan Alman profesör Franz Adlkofer ise şimdiye dek cep telefonları için yapılan çalışmasında kamuoyuna açıklanmayan sonuçlarından birinin radyo dalgalarının insan hücrelerinin normal olarak çalışmasına engel olduğunun tespit edildiğini, bu durumun yeni çıkan 3G telefonlarda önceki telefonlara oranla çok daha ciddi şekilde görüldüğünü tespit etmesiydi.
Yargıtay’ın, insan sağlığını olumsuz etkilediği gerekçesiyle baz istasyonlarının yerleşim yerlerinden uzaklaştırılma sı gerektiğine dair kararında, “yönetmeliğe uygun olarak kurulup işletilse dahi baz istasyonlarının '' uzun süreli radyasyona maruz kalacak insanların sağlığının olumsuz yönde etkileneceğine'' bu nedenle baz istasyonunun yerleşim yerlerinden uzak uygun bir yere taşınması gerektiği belirtilen kararda ayrıca, ''Çevredekiler için gelecek ve uzun zaman diliminde büyük endişe,
psikolojik yapısında tedirginlik ve ümitsizlik yaratarak, kişilerin çalışmasını ve sağlık değerlerini olumsuz etkileyecek ve zararlı sonuç doğuracaktır. Bir baz istasyonu, yönetmeliğe uygun çalıştırılsa dahi zarar veriyorsa, yönetmeliğe uygun olduğundan söz edilerek zarar verenin sorumluluktan kurtulması mümkün değildir'' denilmesine karşın,
Nisan/2011 tarihinde, Türkiye Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Tayfun Acarer’in görevi itibariyle toplumsal yarar gözeterek tüketicinin sağlık ve güvenliğini savunması gerekirken, var olan tüm bilimsel tespitlere ve yargı kararlarına karşın yaptığı açıklamasında, “Baz istasyonları ve cep telefonları kanser yapıyor diye veriler söyleyenler, açıklamalar yapanlar var. Baz istasyonları kent dışına çıkarılsın diye ortalığı aya kaldıranlar var. 17 yıldır insan sağlığına zarar verdiğine dair somut veri ve kanıt yok. Bazı kişiler ve medya kuruluşları bunu saptırıyor. Baz istasyonları dışarı çıkarıldığı takdirde mobil haberleşme yapılamaz. Hayatımızın ayrılmaz parçası olan cep telefonları görüşmeleri aksar." İfadeleri en hafif deyimiyle SORUMSUZLUKTUR.

Çözüm Bellidir!,
*Raporumuz içeriğinde açıkladığımız konularda, telekomünikasyon kuruluşlarının yasa hukuk tanımaz uygulamalarından vazgeçerek, sorun üretmeden, çözüme katkı yapmaları gerekmektedir.
*Zaman geçirmeden vergi yükünü azaltılarak ve sabit ücreti kaldırılarak, tüketici yurttaşı rahatlatacak çözümler üretilmelidir.
*ADSL bağlantısı için sabit telefon hattı alınmasının zorunlu tutulmasına, yapay kota/limit aşımı nedeniyle gönderilen yüksek faturalara son verilmelidir.
Ancak bu şekilde Telekomünikasyon sektöründe yaşanan yasa hukuka aykırı sorunlara ÇÖZÜM üretilebilinecektir.



  • TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ FEDERASYONU
  • TBMM de grubu bulunan siyasi partilerin (CHP –MHP – DEHAP) grup başkan vekilleriyle görüşmeler
  • ADSL için sabit hat zorunluluğu artık YOK! Telekomünikasyon kuruluşları Rekabet Kurulu kararının gereğini yapmalıdırlar.
  • “SİCİL AFFI” UYGULANMIYOR Bankalar Tüketicileri Mağdur Etmeye Devam Ediyor!...
  • KRİZİN FATURASINI TÜKETİCİ ÖDEMEMELİDİR!..
  • Tüketici Örgütleri Federasyonunun (TÖF)ilk Genel Kurulu yapıldı.
  • “Ulaşım Hakkı, Tüketicilerin Temel Evrensel Haklarından Biridir.” Yapılan zamlar geri alınmalıdır.
  • GDO’ya HAYIR!... Konuyla ilgili yasa çalışmalarına derhal son verilmelidir.
  • Kanun, Kredi Kartı mağduru Tüketici Yurttaşın sorununa çözüm üretmiyor.
  • TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ FEDERASYONU (TÖF) olarak, Borçların yeniden Yapılandırılması Sürecine İlişkin Tüketici Yurttaşa Önerilerimiz!
  • ZAMLAR, ZULÜM'e DÖNÜŞTÜ
  • TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ KONFEDERASYONU (TÖK)’ ün Nişasta bazlı şekerin kotasının iki kat (yüzde 100) artırılarak, yüzde 2.5'dan yüzde 5'e çıkarılmasını değerlendirdiği açıklaması aşağıdadır.
  • Tüketici Örgütleri Federasyonu (TÖF) Kredi Kartı borçlarının yeniden yapılandırılması başvuruları için son tarih 04 Eylül 2009
  • Elektriğe ZAM İNSAFSIZLIKTIR!...
  • TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ FEDERASYON’undan MERKEZ BANKASI’na Açık Mektup
  • TÖF: Sabit Ücret Haksız Kazançtır
  • BANKALAR BIRLIĞI ÖNÜNDE TÜKETİCİ MAĞDURİYETİNİN ÖYKÜSÜNÜ ANLATIYORUZ;
  • TÖF'ten Bankalar Birliğine Çağrı: Tüketicinin Mağduriyetini Belgeleriyle Kamuoyu önünde tartışalım
  • Bankalardan yeni bir haksız kazanç kapısı daha;
  • GDO'lu Ürünler Meşrulaştırılıyor
  • Milletvekillerine; GDO'ya karşı toplumsal çağrı
  • Kredi kartı faizi enflasyonun 10 katı
  • Tek kullanımlık şifreye ücret tepkisi
  • Zamlar, Zulme Dönüştü
  • Ortak ATM/BANKAMATİK işlemlerinden alınan ücretlere karşı dava açtık
  • Evlere şenlik düzenlemelerle, Tüketici Yurttaşın sorununa çözüm üretilemez
  • TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ FEDERASYONU OLARAK İSKİ’YE DAVA AÇTIK
  • Dikkat banka var!
  • TÖF: Hak Arama Süreci ve Yaşanan Sorunlar 2009 Raporunu açıkladı
  • GSM Firmalarını uyardık
  • Tüketiciye Uyarı: Kart aidatları için itirazda bulunun
  • 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü Kutlandı
  • Banka Kredi Kartlarında tartışma bitmiyor
  • BDDK Kredi Kartında Yaşanan Sorunları Yeni Farketti
  • Bebek mamalarında büyük şüphe!
  • AYEDAŞ Hakkında SUÇ Duyurusu
  • TÖF'den tüketicilere kredi finansman uyarısı geldi
  • Kredi Kullanan Tüketici Yurttaşları Hak aramaya Çağırıyoruz!..
  • Bankaların maskesi bir kez daha düştü!...
  • BENZİN ZAMMI GERİ ÇEKİLMELİDİR.
  • Palyatif Düzenlemelerle Kredi Kartı Sorununa ÇÖZÜM Üretilemez
  • Sağlık Evrensel Temel Haktır YOK sayılamaz.
  • Tüketicileri yaşamı tehdit eden haksız, hukuksuz uygulamalara karşı SATIN ALMAMA gücünü kullanmaya çağırıyoruz.
  • 2010 Yılı Hak Arama Süreci ve Yaşanan Sorunlar Raporunu Açıkladık
  • SİYASİ PARTİLERDEN SEÇİM BİLDİRGELERİNDE TÜKETİCİ TALEPLERİNE YER VERMELERİNİ İSTEDİK.
  • BTK Başkanı, Baz istasyonları ve cep telefonları kanser yapmıyor
  • BDDK nın, Tüketici kredilerinde zorunlu karşılık oranının artırması sorun çözer mi?
  • Tüketici Örgütleri Federasyonunun (TÖF) olağan genel kurulu yapıldı.
  • Tüketiciler Tarım Bakanlığından Açıklama Bekliyor!..
  • Ne Yediğimizi Bilmek İstiyoruz!
  • Bankaları bir kez daha SUÇÜSTÜ yakaladık.
  • Dönem borcunun asgarî ödeme tutarı oranının artırılması kredi kartı sorununu büyütür.
  • Elektrik Zammı tüketiciyi Bir Kez Daha Çarpıyor!
  • Tüketici Örgütleri Federasyonu (TÖF) olarakHukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi Hakkında Tebliğin iptali için Danıştay da dava açtık!...
  • Tüketici Örgütleri Federasyonu açıklamasında kullanılan döviz kredilerinde, kur artışından kaynaklı oluşan risklere dikkat çekilerek giderek büyüyen soruna kalıcı çözüm üretilmesi istendi.
  • TÜKETİCİYİ ELEKTRİK FATURASI ÇARPIYOR!...
  • Kredi Kartlarının Tek Limit Uygulamasında KANUN UYGULANMALIDIR!
  • Hak Arama Sürecinde Yaşanan Sorunlar.TÜKETİCİ HAKLARI RAPORU-1
  • Hak Arama Sürecinde Yaşanan Sorunlar. BANKACILIK UYGULAMALARI RAPORU-2
  • Hak Arama Sürecinde Yaşanan Sorunlar. TELEKOMÜNİKASYON SEKTÖRÜ UYGULAMALARI RAPORU-3
  • Hak Arama Süreci ve Yaşanan Sorunlar. GIDA SEKTÖRÜ UYGULAMALARI RAPORU-4
  • Hak Arama Sürecinde Yaşanan Sorunlar.(2012 RAPOR)
  • Tüketicinin Hak Arama Süreci ve Yaşanan Sorunlar. RAPOR/2 2012 YILI BANKACILIK UYGULAMALARI
  • BDDK YÖNETMELİKLERİ BANKALARLA YAŞANAN SORUNLARI ÇÖZEMEZ
  • Bankalar her koşulda Kredi Kartı ücreti alamaz
  • Kamuoyuna Duyuru; Tüketici Örgütleri Konfederasyonu (TÖK)Kuruldu
  • Elektriğe ve Doğalgaza yapılan Zamlar Kabul Edilemez Geri Çekilmelidir
  • İLKE Mİ? İLKESİZLİK Mİ?
  • TÖK İLK GENEL KURULU ve DANIŞMA KURULU SONUÇ BİLDİRİSİ
  • Elektrik Tüketiminden Alınan Dolaylı Vergiler Kaldırılmalıdır.
  • Tüketicinin Korunması ikliminin yaratılması ihtiyacına yanıt arıyoruz.
  • Zamların Zulmüne Son Verelim..
  • Tüketicinin Korunması Atmosferinde “Finansal İşlemlerde Yaşanan Sorunlar.” Raporu
  • Tüketici Örgütleri Konfederasyonu TBMM de
  • Ülkemizde bir ilki daha gerçekleştiriyoruz.
  • “Tüketicinin Korunması Alanında Haklarımız Sempozyumu”
  • TÖKAKADEMİ 2. Danışma kurulu Çalıştayı sonuç bildirisi
  • TÜİK in, ENFLASYON ORANLARI YAŞAMIN GERÇEKLERİYLE ÇELİŞİYOR.
  • Tüm tüketicilere sürdürülebilir ve erişilebilir gıda hemen şimdi
  • TÖKAKADEMİ 3. Danışma Kurulu Toplantısı Sonuç Bildirisi
  • TÜKETİCİNİN EVRENSEL HAKLARI SEMPOZYUMU
  • TÜKETİCİNİN EVRENSEL HAKLARI SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRİSİ
  • 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü Etkinliği
  • 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü
  • Tüketici Hakem Heyetlerinde neler oluyor
  • Eğitim ve Öğretim, Devletin En Başta Gelen Görevlerindendir. Eğitim/Öğretim Haktır ZAM Yapılarak Engellenemez!!
  • Tüketicinin Korunması Alanında Uluslararası İşbirliği Sempozyumunu Gerçekleştiriyoruz.

  • Tüketiciye yönelik yasa dışı, yasaya ve hukuka aykırı uygulamalara son.
    Tüketiciye yönelik yasa dışı, yasaya ve hukuka aykırı uygulamalara karşı mücadele etmek gerektiğine dikkat çeken, TÖF'ün Genel Başkanı Fuat Engin açıklaması,

                 Devamı..

     
    TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ FEDERASYONU
    www.tofed.org
    E-Mail: tof@tofed.org
    Tel: +90 216 349 33 84

    Design by Telmar Network