Ülkemiz 2022 yılına insafsız zam fırtınasıyla girdi.
Üretimde oluşan maliyet artışları nedeniyle değişikliğe gidildi, bahanesi artık kronikleşmiş olup, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) nın yaptığı açıklamayla 01.01.2022 tarihinden itibaren 150 kw/s elektrik kullanımına yüzde 52, 150 kw/s üzeri kullanımda ise yüzde 130 zam yapılması yanında, Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) ın konutlarda yüzde 25, Elektrik üretiminde yüzde 15 ve sanayi de yüzde 50 zam yapması etkileri ve sonuçları itibariyle zulümdür. 01.01.2022 itibariyle köprülerdeki geçişlerin çift yönlü ücretlendirilmesi yöntemiyle yapılan artış ile Avrasya tüneli, yanında Marmaray ücretlerine ve vergiler/harçlara yapılan yüzde 36,2 tutarındaki yapılan artışların (vergiler/harçlara son 6 yılda yapılan artış oranı tam yüzde 365 dir.) artık otomatiğe bağlanmış olması iğneden ipliğe yeni bir zam furyasının başlangıcı olup ardından tüketicinin ihtiyaçlarına yönelik birçok temel mal ve hizmeti kapsayacağını da ve zulme dönüşen zamların devam edeceğini ortaya koymuştur.
Döviz artışı bahanesiyle akaryakıt türevi ürünlere sürekli yapılan zamlar dövizin düşürülmesiyle yapılması gerekli indirime gidilmeden ÖTV ne mahsup edilmesiyle, tüketicinin aklıyla dalga geçilerek, 2021 yılında yapılan haksız ve fahiş fiyat artışlarının yüzde 100 ü aştığı ülkemizde paramız pula dönmüş ve alım gücü yok edilmiştir.
Diğer yandan 01.01.2022 tarihi itibariyle açıklanan fahiş orandaki zamların maaş artış oranını belirleyecek olan enflasyon oranını etkilememesi için seçilen tarihin fahiş zamların yapılmasına rağmen 03.01.2022 de TÜİK tarafından aralık ayı enflasyonunu yüzde 13,58, yıllık ise 36,08 olarak açıklaması hayatın gerçekleriyle örtüşmese bile yine tüketicinin yaşadığı sorunu azda olsa yansıtmaktadır. Bu enflasyon oranıyla çalışanlar ile emeklilerin alacağı zam miktarının yapılan zamlar karşısında bir anlamı kalmadığı gibi yaşama kısa sürede yansıyacak fiyat artışlarının yaşamımıza yansımasını düşünmek bile istemiyoruz.
03 Ocak 2022 itibariyle açıklanacak olan maaş artışları yüzde yüz oranında bile olsa bir anlam ifade etmeyecek ve tüketicinin alım gücüne hiçbir katkı sağlamayacaktır.
Yapılan zamlar tüketicinin yazını da, Kışını da cehenneme çevirmiştir. Öyle anlaşılıyor ki 2022 yılında zamların zulmü devam edecektir. Bu zulme zaman geçirmeden son verilmelidir.
Zaten Pandemi koşullarının ve döviz artışı bahane edilerek temel tüketim maddelerine yapılan fahiş orandaki zamların/fiyat artışlarının yarattığı ağır yükün altında her geçen gün daha da ezilen tüketiciler bu zamlarla artık belini doğrultamaz duruma gelmiştir.
Cumhuriyet tarihinde görülmeyen bu zamlar, Asgari ücrete yapılan yüzde 50,4 oranındaki artış ve çalışanların/emeklilerin maaş artışları tüketicinin cebine girmeden erimesi anlamına gelmektedir.
Sosyal hukuk devleti olmanın gereği, Anayasanın 172. Maddesi ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun amaç 1. maddesinde belirtilen ve Evrensel Tüketici Hakları olarak temel ilke ve amaç olarak kabul edilen Tüketicilerin temel ihtiyaçlarının karşılanması hakkı ile ekonomik çıkarlarının korunması, zararlarının karşılanması haklarına ilişkin en uygun önlemleri almak en temel görevlerden olmak zorundadır.
Kronikleşen bahaneler uydurarak zam açıklaması yapan yetkililer, yaptıkları zamlara devam ederek tüketicilere bu haksızlığı reva görenlere sesleniyoruz
Tüketicinin sabrını daha fazla zorlamayın ve zamları kamu yararı açısından geri çekin.
TÖK olarak, pandemi sürecinden, fahiş fiyat artışlarına geçen süreçte tüketicinin bahanelere değil desteğe ihtiyacı olduğunu ve çözüm üretilmesi gerektiğini defalarca dile getirdik.
Getirmeye de devam edeceğiz. Artık sabrımızı ZORLAMAYIN.
2022 yılında zamların zulmü devam etmemesi için zulme zaman geçirmeden son verilmelidir.
Aksi durumda tüketici sandıkta gereğini yapacaktır!!!
HAYKIRIYORUZ ZAMLARI GERİ ÇEKİN!!!
|
ANKET (06.02.2009 )
Devamı..